Kimi insanlar futbolla, basketbolla yetinirken, kimileri sınırları daha da zorlamak istiyor. Hayatın sıradanlıktan ibaret olmadığının en güzel kanıtı belki de, dünyanın birçok köşesinde keşfedilmeyi bekleyen ilginç sporlar. Düşünsene, bazı insanlar yağlı direğe tırmanıp hediye kapıyor, bazıları ise mangalda pirzola çevirirken bir yandan yarış içinde. İnanılmaz geliyor ama gerçek. Sporun dünyası biraz deli, epeyce eğlenceli ve bolca şaşırtıcı detayla dolu. Şimdi, kolayı bırakıp sıradışılığın peşine düşenlerin tercih ettiği o ilginç sporları tüm yanlarıyla konuşalım.
Hayal Gücünü Zorlayan Sporlar
Hiç sıradan bir futbol ya da tenis maçında bile "Bu spora biraz renk katsak ya?" dediğin olur mu? İnsan hayalinde ne kadar sınır varsa, sporlar da onu denemeye oldukça açık. Mesela İngiltere'nin meşhur peynir yuvarlama yarışmasını duydun mu? Koca bir tepeye çıkıp, top şeklinde devasa bir peyniri yuvarlıyorlar ve ardından onlarca kişi o tepenin aşağısından peynirin peşinden koşuyor. Kim ilk yakalarsa, peynir onun! Öyle hızlı ve çılgınca ki her yıl pek çok kişi yuvarlanıp böbürlenerek, bazen de yaralanarak finish çizgisine ulaşıyor.
Bir başka dengesiz görünen spor ise Japonya’dan: Bo-taoshi! Koca bir grup ikiye ayrılıp, karşılıklı bir direği devirme mücadelesi veriyor. Her takımda yaklaşık 75 kişi bulunuyor; bir grup direği savunurken, diğerleri de onu devirmeye çalışıyor. Birkaç dakika süren bu yoğun mücadelede, insan üst üste çıkıp kule kurabiliyor ya da hızla saldırıya geçip savunma hattını kırmaya çalışıyor. Bo-taoshi tam anlamıyla takım çalışmasının ve kaosun birleşimi.
Zor mu geldi? Finlandiya ormanlarında düzenlenen eşi benzeri olmayan "eş taşıma" yarışmasında, erkekler eşlerini sırtlayıp çeşitli engelleri aşarak yarışıyor. Suda, çamurda, dağın yamaçlarında yarışanların asıl amacı hızlı olmak kadar, eşlerinin düşmemesini sağlamak. Kazanan çifti ise iyi bir ödül bekliyor: Kadının kilosu kadar bira!
Listesi uzar gider. Hindistan'da her yıl kutlanan geleneksel "Mallakhamb" sporu ise insan vücudunun ve dengenin inanılmaz bileşimi. Sporcular ağaca benzeyen bir direğe zarafet ve güçle tırmanıyor, akrobatik hareketler yapıyor. Bu dal, beden ve ruh disiplinini çok farklı bir boyuta taşıyor. İlginç sporlar, hayal gücünün bittiği yerde başlıyor.
Bilinmeyen ve Az Duyulmuş Spor Dalları
Sokakta halı saha maçından başka bir spor konuşulmaz, bilirsin. Ama bazıları var ki, dev stadyumlara ya da milyon dolarlara ihtiyaç duymadan, neredeyse hiç tanınmadan gelişiyor. Mesela, Kraliyet Vatoz Güreşi. Bu Meksika açıklarında denizciler arasında doğmuş bir gelenek: İnsanlar küçük vatoz balıklarını tek elle kavrayıp deniz kenarında kısa bir mücadeleye giriyor. Kazanan, hayvanı bırakıyor (evet, burada temel amaç hayvana zarar vermeden güç gösterisi yapmak).
İskoçya’daki "Caber Toss" yani ağaç kütüğü fırlatma yarışı var bir de. Vücut gelişimiyle ilgilenenlerin hayallerini süsleyen bu sporda, ağır ve uzun bir kütük hem kaldırılıyor hem de olabildiğince uzağa fırlatılıyor. Burada mesele, kütüğü havaya savururken yere mümkün olduğunca dik ve düzgün bir şekilde düşmesini sağlamak. Güç, hız ve tekniğin harika bir karışımı.
Avustralya’da ise "Ferret Legging" diye öyle bir spor var ki... Pantolonunun içine canlı bir gelincik koyuyorsun. Ne kadar uzun süre gelinciğe dayandıysan, o kadar başarılısın! Bu inanılmaz ürkütücü deneyimi izleyenlerin heyecanı ise anlatılmaz, yaşanır.
Biraz daha hafif ve eğlenceli bir şey mi lazım? Yeni Zelanda’dan geliyor: Zorbing! Dev, şeffaf bir plastik topun içine giriyorsun ve tepeden aşağı yuvarlanıyorsun. Hem çılgınca eğlenceli hem de riskli. Şu ana kadar yapılan bir araştırmada, zorbing’de ciddi sakatlık oranının %1’in altında kaldığı belirtilmiş. Yani güvenlik önlemleri iyi ayarlandığında, ciddi bir tehlike barındırmıyor; ama adrenalin tutkunları için birebir.
ilginç sporlar denilince akla başka bir örnek de buz altı dalışı geliyor. Özellikle Rusya’da son yıllarda oldukça popüler. Soğuk bir gölün üzerinde buz kırılıyor ve dalgıçlar, donma noktasına yakın sularda belirli sürelerde yüzüp tekrar çıkış deliğini bulmaya çalışıyor. Dayanıklılığı test eden bu spor, cesareti ve soğukkanlılığı bir araya getiriyor. Birçok katılımcı, kısa süreliğine de olsa nefesini tutarak ve odağını kaybetmeden bu zoru başarıyor.

Sınırları ve Cesareti Zorlayan Ekstrem Sporlar
Ekstrem sporlar hep kulağa biraz çılgın gelir, ama adrenalin tutkunları için sınır diye bir şey yok. Norveç’te yapılan "Wingsuit Jumping" yani kanatlı tulum atlayışı, insanı kelimenin tam anlamıyla uçuşturuyor. Yüzlerce metre yüksekten özel tasarımlı tulumlarla atlayanlar, uçak ya da uçurumdan serbest bırakıldıktan sonra süzülerek ilerliyor ve sonunda paraşütle iniş yapıyorlar. Denemek için cesaret değil, ayrıca uzun yıllar eğitim şart. Kask ve özel donanımın yanında, tecrübeli bir ekiple çalışmak can güvenliğini sağlamak için çok önemli.
Dünyada her yıl yapılan ekstrem sporlara dair istatistikler bir tabloyla daha da açıklanabilir:
Spor Dalı | Yıllık Katılım | Ortalama Sakatlık Oranı | En Popüler Ülke |
---|---|---|---|
Bungee Jumping | 2 milyon | %0.2 | Yeni Zelanda |
Wingsuit Jumping | 20.000 | %5 | Norveç |
Dağ Bisikleti (Downhill) | 500.000 | %3 | İsviçre |
Buz Tırmanışı | 50.000 | %1.5 | Kanada |
İşte, rakamlar. En güvenli gibi görünen sporlarda bile bir risk her zaman var. Ama bazı sporlar var ki, bunlarda tecrübe kadar cesaret de sınanıyor. Buz tırmanışı, mesela. Donmuş şelalelere tırmanırken, minimum ekipmanla maksimum güvenliğin nasıl sağlanacağını öğrenmek zorundasın. Dağ bisikletinin zorluğundan söz ederken iniş parkurlarının taşlı, kayalık ve tehlikeli olduğunu; yarış sürelerinde nabız atışının 180’i geçtiğini de söylemeden geçmeyelim.
Başka bir aşırılık örneği, Amerika Birleşik Devletleri’nde yaygınlaşan "BASE Jumping". Yüksek kayalıklardan ya da binalardan paraşütle atlanan bu sporda, paraşütü doğru anda açmak başarıya ulaşmanın anahtarı. Bu sporun yasal olmadığı ülkelerde hapis cezası dahi gündeme gelebiliyor. Hatta, ekstrem sporlarda ölümlü kazaların %7’si BASE Jumping sırasında yaşanıyor. Risklerin yanında nefes kesen ve bir daha unutulmayacak bir deneyim.
Daha şehirli bir aşırılık mı? Parkour ya da sokak tırmanışı... Şehir meydanlarının beton duvarlarında sıçrayarak ilerleyen gençler, asırlık bir disiplinin modern yansıması. Vücut koordinasyonu, çevikliği ve risk yönetimini aynı anda kullanmak gerekiyor. Avrupa’da gençler arasında hızla yayılıyor; sosyal medyada kısa videolarla parkurun ne kadar heyecan verici olduğunu görebilirsin.
Eğlenceli ve Garip Sporlar: Denemek İsteyene Fırsatlar
Dünyanın farklı köşelerinde, aklın alamayacağı kadar garip ve eğlenceli sporlar düzenleniyor. Bazıları geleneksel festivallerin parçası olarak ortaya çıkıyor, bazıları ise aceleyle "şaka gibi" başlatılıp bir anda popülerleşiyor. Hindistan’da'nın Kerala bölgesine ait "Vallam Kali" ya da yılan kayık yarışı, yaklaşık yüz kişinin tek bir uzun kayıkta kürek çekerek kıyasıya yarışmasına sahne oluyor. Kıyı boyunca toplanan izleyiciler müziğiyle, tezahüratıyla ortamı gerçek bir festival alanına dönüştürüyor.
İskoçya'nın renkli geleneklerinden biri "Cheese Rolling". Az önce anlatmıştık ama fazlası var; burada katılanlar sadece hız için değil, yaratıcılık için de yarışıyorlar. Her yıl katılımcı sayısında artış oluyor ve uluslararası turistler bile tepeden aşağı yuvarlanmaya gönüllü oluyor.
Biraz heyecan ve eskiye öykünen bir şey isteyenler için; İtalya’da yapılan "Calcio Storico" bulunmaz nimet. Rönesans döneminin bu sporunun kuralı basit gibi görünüyor: Rakip takımı yenmek için topu karşı kaleye taşımak. Ama oyunda neredeyse her şey serbest; tekmeler, yumruklar, güreşin tüm incelikleri… Maçlar sırasında sakatlanma oranı %35’i bulabiliyor. Kuralsızlığıyla ünlü, izlerken bile koltuğunda hop oturup hop kalktıran bir deneyim.
Eğlenceli bir toplu spor arayanlara ise, Japonya’nın "Yukigassen"i harika bir seçenek. Dev bir kartopu savaşı. Takımlar, özel kıyafetlerle ve güvenli alanlarda, devasa kartoplarını birbirine atarak puan toplamaya çalışıyor. Renkli görüntülerin yaşandığı bu organizasyonlarda hız, refleks ve taktik ön planda.
Bazı sporlar ise gerçek anlamda yeni yetenekler kazandırıyor. Hollanda’da geleneksel "Fierljeppen" yarışlarında, uzun bir sırığı kavrayıp nehir ya da su kanalı üzerinden atlaya atlaya karşıya ulaşmaya çalışıyorsun. Uzak mesafeye atlamada çeviklik kadar, zamanlamanın da ne kadar önemli olduğu hemen anlaşılıyor. Rekor mesafe şu an 22.21 metre olarak kayıtlara geçmiş. Denemek isteyenler için hatırlatma: İlk denemede genelde suyun içi seni bekliyor!
Türk geleneklerinden de örneksiz olur mu? Elbette olmaz. Trakya'nın köylerinde "Yağlı Direk" yarışmaları düzenleniyor; bir ucu suya uzanan yağlı direğe çıkan gençler en ucundaki bayrağı kapmak için yarışıyor. Heyecanın, mizahın ve cesaretin birleşimi. Her yıl birçok genç hem eğleniyor hem de kendini test etmiş oluyor. Görenlerin hafızasına kazınan bir başka yarış ise Denizli’deki deve güreşleri. Bölgesel festivallerde düzenlenen bu güreşlerde, develerin hem güçlü hem de sevimli hallerini izlemek başka bir keyif sunuyor.
Evde tek başına ya da arkadaşlarla yeni bir deneyim peşinde misin? Bowling oynuyorsun diye düşünürken, Japonya’daki "Human Bowling" akımına göz at. İnsan boyunda şişelerde dev plastik toplarda yuvarlanıyorsun ve puanları topluyorsun. Hem espirili hem de sosyal medya için enfes videolar çıkıyor ortaya.
Sonuçta, dünyanın dört bir yanında bilindik futbol, basketbol, voleybol üçgeninden çok daha fazlası yaşanıyor. Aradaki eğlence, heyecan ve bazen de çılgınlık, bu sporları deneyenlere tamamen farklı bir hayat dersi veriyor. Sıradanın dışına çıkmak, bazen gerçek eğlencenin anahtarı oluyor.